Mektup
17/11/2001
-
Gece 3:25
Bir
Sanatcinin Cigligi:
Selami YILDIRIM
"Yasam
, günesten kopan toz bulutunun dünyaya inisi."
Selami
Yildirim, atolyesinde bir resmi üzerinde çalisirken...
Selami
YILDIRIM’dan asagidaki mektuplardan sonra aldigim
bir e-mailde “intihar”in sinirlarinda dolastigini
ve o sonuca varmadan, mutlaka kendisine bir e-mail yazmami
rica ediyordu. Bir kez Istanbul’da Tuyap Kitap Fuari’nda
(Kasim, 2000) tanismistik. Ressam oldugunu belirtmisti.
Ilgilenirse resimlerini ISIK BINYILI’nda tanitabiliriz,
dedim. Cok heyecanlandi. New York’a dondukten aylar
sonra postadan bir yazi ve A4 kagida yapilmis desen ve
bazi resimlerinin fotograflari geldi. Onlari gectigimiz
Bahar-2001 sayisinda yayinladik.
Mektuplarindaki
CIGLIGI’nin dozu, e-mailinde bu kez bir feryada
donusmustu. Mugla’dan New York’a uzanan feryadi
karsisinda hem endiselenmis hem de cok tedirgin olmustum.
Ancak bir sanatcinin temel sorunlarina cozum getirici
anlamda, nasil yardimci olabilecektim ki! Sonucta, gonderdigi
mektupda yer alan cep telefonundan kendisini aradim. Biraz
endiseli ve istemeden de olsa biraz otoriter bir sesle;
“Yeryuzundeki tum sanatcilar, eger bugun adlarini
aniyorsak, boyle guc donemleri astiklari icin, onlari
ve sanatini biliyoruz. Direnmenin ve var olmanin tek kaynagi,
uretmek… Siz uretmeye devam edin… Gonderdiginiz
olcude burada yayinlariz. Resimlerinizle ilgili haberler
almayi tercih eder ve iyi haberlerinizi bekleriz.”
dedim. Telefonla aramam surpriz olmustu. Cok tesekkur
etti. O gunden bugune Selami YILDIRIM’dan hic bir
mektup ya da e-mail gelmedi. CIGLIGINI bu sayfalarda duyurarak,
ola ki sanat uretimine devam edebilmesine bir kapi aralanir
dusuncesiyle, mektuplarini asagida yayinliyoruz. Isik Binyili
* *
* * *
Merhaba
ISIK BINYILI:
Is
ve dunya yasaminizda kolayliklar dilerim.
Size
nasil tesekkur edecegimi bilmiyorum. Bu yuzdendir ki size
bu gune degin e-mailler haric, iki satir bile yazamadim.
Bu belki de benim size saygimdan olsa gerek ya da kendimce
“ Hadi be o seni ne yapsin.” cilik mantigiyla
hareketimden veya, veya, veya, veya’larimdan. Sizinle
Istanbul’da (Tuyap Kitap Fuari) gorustugumden bu
yana idealimde yasattigim sanatla yasama bicimini yon
vermekle ugrasiyordum. Sizden sonra Bodrum”da (Mugla)
is buldum. Orada
bir muddet calistim. Para biriktirdim. Boya ve tuval isini
hallettim. Sonra amcama ait kapali bir yer vardi. Orayi kiraladim derken 250*300 cm. Olan tuvalleri
calisma zamani gelmisti. Fakat
bu calismayi yapmam icin psikolojik hazirliklari
yapmam gerekti.
Bu
arada Istanbul’a gidip gele , gidip gele M.Guleryuzle
tanistim. Bu tanismayi degerlendirmek gerekiyordu. Fakat ev ve atolye sorunu
vardi. Neyseki M. Guleryuz bana atolyesini acti. Ama bu
seferde M. Guleryuz’un benimle ilgilenmesi ve maddi
destek saglayamayacagi ortaya cikti. Cunku UPS’in
genel muduru yapilmisti. O yuzden yurt disinda olacagindan
o da olmadi.
Ben
koye dondum. Kendi kendime toprak boyalarla calismaya
basladim.Yani tuvallere isinma turlariydi. M. Guleryuz’un
Turkiye’de oldugu zamanlarda toprak boya calismalarimin
isiginda yon vermeleri sayesinde tuvallere isinmistim.
Ve iste tuvallerle basbasaydim. Evrene minnet borcumu
odemek uzere gecelerden bir vakit tuvallere resim yapmaya
basladim. Iste yaz boyunca biriktirdigim paralarin semeresini
goruyordum. Tabii zor
gunler baslamisti. Ne de olsa
250*300 cm. tuvallerdi. Tanri’dan(dilimize
pelesenk) radyo vardi. Tum caz ve klasikleri kulagima
getiriyordu.
Bu
arada param bittigi icin sigir bakmaya basladim yevmiyeyle.
Derken bir yil icinde 7 adet tablo ortaya koydum. Bunlara
mukabil 150’ye yakin kagit uzerine yagli boya+murekkep+sulu boya
gibi resimler yaptim(50*70). Bu arada M. Guleryuz’de
bu resimlerin fotograflarini gordu. Tam not verdi. Sergi
acmak icin onlarca salon sahibine ve secici kurul uyelerine
gosterdim. Tum salonlar 2004’de kadar dolu imis.
Ama ben yilmadim. Galerilerin secici kurularina dosyalarimi
gondermeye devam ediyorum. Bu gune degin 100$’dan
fazla foto+posta masrafim var. Ama yilmayacagim. Bu 7’li
konsepti yani evrene borcu odemek. Bundan sonra renklerin
dilini soyutun gucunu hic bir objeye ya da varliga bagli
kalmadan tuvallerde insanlara dogaçlama olarak
sunacagim.
Bundan
sonra yapacagim isler pek buralarda anlasilacaga benzemiyor.
O yuzdendir ki atolyeye girmeden yurt disinda bir yerlerde
yapmak isterdim. Ama yok ki bir imkan, olsa bile parasi
olmayan yapabilir mi?(yapamaz)
Size
bir de uc bes misralik resimlerimin ortak siirini gonderiyorum.
Takdir sizin.
Ben
yazdim. Sanirim siz de bana uc bes satirla dusuncelerinizi
anlatirsiniz. Ayrica fotograflara bakarak her tablo icin
birer satirlik birseyler yazar misiniz?
Bana
zaman ayirdiginiz icin cok tesekkurler.
En
kisa zamanda tekrar yazismak uzere saygi ve sevgiyle……..
Hoscakalin.
Selami
YILDIRIM/
2001
* * * * *
Yildizlar vardi
Gokyuzunde gece
Aktilar, aktilar, aktilar
Minik baliklar gibi kayboldular
Araya
Soguk mu soguk
Bir perde girdi sanki
Bosalttikca bosaltti bulut
Sulu sulu karini
Sonra sonra……..
Can sesleri
Ezan sesleri
Hz. Ali’nin kanat sesleri
Ugultuyla cekildi bulut…..
Yildizlar…..
Kaydi kaydi kaydilar
Okyanusta kayboldular sanki
Sanki balik oldular
Sanki usul usul bize sokuldular.
Ay dolunay olmus
Doguruyordu yeni ayini
Gunes Tanri’ya kizginligindan patliyordu
Karariyordu
Kainat
Kainatsa insanlarin gazabindan nefes alamiyordu
Insanlarsa kendi gazaplarindan
Kiyametlerini yaratiyorlardi
17/11/2001
Mugla/Turgut
Isimsiz
|
* * * * *
Mektup: II
26/12/2001
Merhaba
ISIK BINYILI,
Dunya
yasaminizda kolayliklar dilerim. Bu yasamda bana, “
Nasilsin? Diye sorarsaniz bende;”eh bir bicimde
yasiyorum” cevabi var.
Bu
mektubu okuduktan sonra bana mail adresimden cevap verirseniz,
sevinirim. Cunku ivedilikle yapmak istedigim seyleri yapmak
istiyorum. Yapmak istediklerimi size yazdigim mektupta
ya da her firsatta dikte ediyorum. Belki siz de bundan
usanmissinizdir. Ama usanmayin. Eger ben diktelerimi gerceklestirirsem,
bunda en buyuk pay sizin olacak. Eger gerceklesmez ise
ben bu dunyada yasamanin onemli olmadigini dusunuyorum.
Yani kendi kendine tasfiye etme yontemi. Daha acik deyisle,
“yasamima son vermek’. Bu kaniya varmak kolay
degil. Fakat gecmis biografilere baktigimda ya tam anlamiyla
yasaminda basarili olup, yapacak isi kalmadiginda, ya
da birseyleri yapmak isteyip yolunda gitmediginde, bu
tur konularin agir bastigi ve yasama karsi en dogru davranisin
yasama kendi kendine son verme us’umuzu daha dogru
oldugu anlasilmis ve gunumuzde de bu tur eylemler devam
etmekte…
Bu
mektup size yazacagim son mektup degil. Cunku size yazacagim
son mektup yukarida yazdigim eylemi gerceklestirmeden
yazacagim satirlara son bulacak. Ama yasamdan dilegim
beni gene de hayatta birakmasi ve insanlara, kainata faydali
insan olmama yardimci olmasi.
Yasam bir ceninin, insan vucudunda baslayan
maddesel birikimlerin sonucunda baslayip olusan, bir baska
insan vucudunda ya da hareket eden canli vucudunda gelisimler
sonucu yasamda nefes alip vermeye, yasamsal olguya karismaya
baslar. Yasami yasamak zamanin gereklerine uymayi ogrenmesi.
Zamanin gereklerinde zor gerekleri ustlenmesi, yasadigi
yerin gereklerine haricinde tum canlilari onemseyip kendini
onlara adamasi sizce cilginlik mi?
Bu
bir cilginliksa, bu cilginligi yapmayi butun istegimle
Kabul ediyorum.
Size
yazacaklarim bu kadar. Az da olsa beni tanidiniz. Hakkimda
ne dusunurseniz dusunun! Ben benim yani SELAMI YILDIRIM.
Size
bu mektubu okuttugum icin ozur diliyorum. Benden size
ve yardimcilariniza, dostlariniza sevgi ve saygilar.
Hoscakalin.
Selami YILDIRIM
_ . _
Selami
YILDIRIM: "Sanat, Saglik ve As
Veren Bir Kurum"
|