Gun
Dusleri: II
Baris'a...
Gelen
Mesaj: "Yeryuzu'nun Oz'lerinden birisiniz!"
Bircan UNVER
5 Nisan 2002
Oncelikle mesajin
kendisi bir ISIK'ti.
General, Uzayla ilgili henuz kamuoyuna hic aciklanmamis
ya da genel bilimsel arastirmalar icin aciga cikarilmamis
video kayitlari ve bilgisayarlardan farkli frekans goruntulerini
defalarca izlemisti. Yine Uzay'in boslugundan gezegenlerin
hareketi ve donusuyle ilgili defalarca ses grafiklerini
farkli donemlerde bilgisayar monitorlerinden izlemis,
kayit cihazlarindan da sesleri dinlemisti.
Ekraninda
aniden beliren goruntuler, oncesinden izledigi uzaydan
cekilmis video goruntulerinin ritmine benzer bir hareket
temposu sergilemisti. Ekraninda one dogru ilerleyen
bir Ucan Daire goruntusunun belirmesi ve de ayni formun
monutorunun en on yuzeyine yakin bir noktada, bir Uzayli'ya
donusmesine de hic sasirmamisti. Cunku "dusunce
gucuyle istenilen goruntuye" donusulebilecegi,
kisaca enerjinin surekli form degistirebilecegiyle ilgili
Uzay'dan gelen bulgularda, hareket halinde iken bazi
form degistiren frekanslar da tesbit edilmisti.
Uc
saniye mi yoksa unuc saniye icinde mi, -o sureyi saptamak
adeta olanaksizdi--, yine uzayin boslugundan gelircesine
yumusak bir ahenkte butun ekrani kapsayarak karsisina
cikan yildizlar, ucan daire, Uzayli, sesli ve yazili
olarak su mesaji veriyordu:
["You
are one of the SOUL's of this Earth.
The question is: how well does your SOUL serve to your
planet?
Or why do you block to open a global door for great
humanity?
Find
out your essence >>>lightmillennium.org]
Mesajin
Turkcesi:
["Yeryuzunun
OZ'lerinden birisiniz!
Soru su: Senin Oz'un gezegenine ne kadar
iyi hizmet veriyor?
Ya da bu OZ, nicin Yeryuzu'nun olanaklarinin tum
insanliga acilmasini
engelliyor?
Kendi
ozunuzu bulmak icin >>> lightmillennium.org]
* *
* * *
Mesaj ve verilen
web adresi beynine isiklarla yazilmisti adeta... Tedirginligi,
sorulan sorunun ozundeydi!
Gercekten
kendisi, yeryuzunu olusturan OZ'leri temsil ediyorsa
bu Oz'e ne kadar iyi hizmet ediyordu ya da yeryuzune
gelmis olmasina nasil bir arti katki sagliyordu! O
baskalarinda ihtisam etkisi yaratan gorevi ve gucu karsisinda
bir an da ic dunyasi bir sarsintiya ugramisti... Cunku
bugune degin, kendisine buna benzer hic bir soru yoneltmemis
ve de yoneltilmesine olanak vermemisti... Bu kez soru,
onun gucunu asan bir yerden geldigi icin de tedirginligi
dusundukce katlanmaktaydi...
Bu
soruyla basbasa kalmisken, once Uzaydan gelen ikili
goruntu, yeniden yuvarlak bir diske donuserek geriye
dogru giderken boyut olarak kuculmesine ragmen ISIK
siddeti cok yuksek olarak ve giderek bir nokta haline
donuserek, ekran once yine simsiyah oldu. Bu kez ISIK
son noktasinin tamamen kaybolmasinin hemen ardindan,
ekran da, odaya ilk girdigi "screen-saver"
yerini aldi.
Bir
an yerinden kalkarak odasindan ve kafasindaki sorudan
kurtulmak istiyor ama bunu yapmadan once, Gunes'in icinden
gelmekte olan bir Uzayli ve bir de Dunya'liyi referans
veren web sitesine hemen bir goz atmak istegi duydu.
Adresi,
navigatora yazdi ve "return"u tusladi... Mor-mavi
arasi bir renk cikti ilk once karsisina... Sonra tum
sayfa ekraninda yer alinca, gordugu cok daha sasirtici
oldu. Cunku kendi ekraninda beliren goruntuler, LightMillennium'un
hem Banner'i hem de "message board"da yazilan
mesajla aynisiydi... Bunun anlami ne ola ki!!!
Ekraninda
beliren mesaj, Light Millennium tarafindan mi gonderilmisti?
Kendisinin dikkati ne'ye cekilmek isteniyordu?
Web
sitesini, "bookmarks"a dahil edip kafasindaki
sorulara yanit aramak uzere odasindan disariya ciktigindaysa,
daha buyuk saskinliklar onu bekliyordu...
Cunku,
tum birimlerde ayni seyin tekrarlandigini zincirleme
olarak herkes birbirine anlatiyordu...
Demek ki mesaj bir tek kendisine degil tum birime
gelmisti! Kafasi daha fazla karisir oldu.
Ehh,
bu durum "brifing"de genel olarak yuvarladigi
olasi bir baska terror saldiri tehlikesi olarak sunulamazdi!
Zaten hic birseyi tehdit eden bir mesaj da degildi.
Sadece kendi varligini sorgulamasi gerektigini ve bu
dunyadaki varolusuna yeniden bakmasi gerektigini hatirlatan
bir mesaj olmasindan ote!
Buna ragmen, nedense verilen mesaj tum duygu ve dusunce
sistemlerini sanki dokuz siddetinde bir depreme ugratmisti...
Icsel olarak buyuk capli bir ic sarsilmayi somut olarak
hissediyordu ama henuz bunu tanimlayamiyordu.
Ustune
ustluk, ayni mesajin butun birimlerinde tekrarlanmasina
ne demeliydi!
Sonra
kimsenin ne oldugunu anlamadigi bu durumun, tum televizyon
kanallari, gazeteler, cesitli dergiler, bilgisayar,
iletisim, teknoloji sirketleri ve de okuldaki ogrenciler,
ofisinden, okulundan, isinden, evinden disari cikan
herkes ilk defa ayni anda ayni mesaji almislardii.
Bu mesaj hepsinde cok farkli ic sorgulamalari ve sarsintilari
meydana getirmisti. Herkes nefes alabilmek, neredeyim,
nereye gidiyoruz, ne yaptim, ne yapiyorum'u bir an dusunme
ihtiyaciyla, hizlica bilgisayarlarini ve bulunduklari
yeri terkederek sokaga kendilerini adeta soluksuz kalarak
attilar...
* * * * *
Bir haftanin
sonunda, o ardi ardina butun ulkelerde zincirleme tekrarlanan
tum verilerin derlenerek, degerlendirilmesi sonucu anlasildi
ki, uc gun icinde ekranlara gelen bu mucizevi mesaj,
yeryuzundeki butun Internet agi olan bilgisayarlarda
da tekrarlanmisti!!!
Mesaj
acikti. Insanlik yanlis yone gidiyor ve dogru yone gitmesi
icin de once herkesin bir kendi yaptigina bir de ic'lerindeki
oz'e - ruhsal varoluslarina iyicene ve derinden bakmasi
oneriliyordu!
Bu
anlamda bir de referans verilmisti. Light Milennium
web sitesi.
Bes
Nisan 2002'yi takip eden uc gun icinde Light Millennium'u
ziyaret edenlerin sayisi 30 milyonu asti. Yeryuzundeki
tum televizyon, radyo ve gazetelerde, "bilgisayarlardan
verilen mesaj" konusulur ve tartisilir oldu.
Ayni
zamanda, ust duzeydeki medya ve iletisim sektoru yetkilileri;
LightMillennium projesi hakkinda kapsamli bir bilgi
almak ve kendileri de nasil katilabilirler ve de destek
olabilirleri saptamak icin onlar da yeniden siteyi ziyaret
ettiler ve hemen iletisime gectiler...
Buna
karsin Light
Millennium, tum bu gelismelerin bu yonde gerceklesmesinde
bilfiil bir etkinlik ya da yetkinlik sahibi hic degildi.
Sadece
bir dus kurmustu... O duste kendi gucunun yetemeyecegi
bir degisimin gerceklesmesini cok istemisti... Evet,
yureginden gelen bir ihtiyacla duslemis ve o dus simdi
gerceklesmisti...
Bir
kez daha dusundu ve hissetti ki, eger gercekten birseyin
gerceklesmesini istiyorsak once onu pur olarak istemek
ve duslemek gerekiyordu... O halde, demek ki insanlik
caglar boyu cok kotu dusler kurdugu icin biz hala o
primitivizm ve ilkelligin icinden henuz cikamamistik.
Sonucta UYANIKKEN DUSLENMIS bir gunduz dus'u; cografyanin
her alaninda ve hayatin her basamaginda otuz saniyelik
bir mesaj olarak tum insanliga iletilmisti.
Aniden
kararan ekranlarin yildizlarla, isiklarla yer almasiyla
verilen mesajin ardindan, LightMillennium'un gordugu
ilgi ve de kimsenin hayal gucune sigmayacak katilim
ve guclenmeye de hic sasirmadi... Daha cok kisa bir
sure oncesine kadar ki ilgisizlige ve gormemezlikten
israrla gelinmesine sasirmadigi gibi...
Iste
bugune kadar dusleyip de gerceklestiremedigi tum duslerini
gerceklestirmek icin tum kapilar acilmisti.
Bu
sonuca da sadece kendi icine bakarak ve General'in
dustugu ic sarsintiya, o anlamda hicbir zaman dusmeyerek,
ulasmisti.
Son
yillarda Yeryuzune donuk ilgisi gittikce azalirken bunun
o kadar da nedensiz olmadigini simdi cok daha iyi anliyordu.
Zira ona bu sonucu saglayan guc ve mesaj; yine Uzay'dan
gelmisti.
Bundan
boyle yeryuzu ile ilgili umut ve heyecanlarini yeniden
yesertebilirdi artik. Cunku dusler filizlenmis ve olaganustu
guzellikte cicekler ve meyveler vermisti ve yeryuzunun
ruhu ve rengi de artik gercek bir icsel degisime dogru
yol almaktaydi...
Gun
Dusleri - I: Aniden Kararan Ekranlar - 5
Nisan 2002
Gun
Dusleri - III: Gunun Icinden -
3 Nisan 2002
©
B.Unver, Light Millennium, New York, 26 Subat 2002
|